25 Aralık 2012 Salı

Belki de ben Normal'im siz Anormal'siniz !!

Kendini sevdir dünyaya,
Birbirimizi özleyelim biraz.


Kafam kadar güzelsin.
Senin kafan kafa mıdır benim kafam" yanında.


Her an sonzuzluğu yaşıyorum.
Kötülüğün içindeki iyiliği keşfettim.Ateş, Duman, Barut
Selayı versinler geliyorum ..

17 Aralık 2012 Pazartesi

Şizofren'in Güncesi - Martılar ve Tren

*Simitten adam yaptım martılar yesin diye.Bugün hem oyuncu oldum hem de seyirci.Merhabalar merhaba !
*İnsanın evreni anlamaya çalışması kedinin fotokopi makinasını anlamaya çalışması gibi birşey..
*Kulaklarım ağlıyor bugün sesini duyamadı diye.Gözlerim susuyor, seni göremedi diye.Aklım ermiyor sensizliğe..

*Elma dersem çık armut dersem çıkma, kaç kurtar kendini elma desemde çıkma.
*Hazır konu meyvelerden açılmışken, nar tanesi gibisin, birtanesin.
*Martılar karnını doyurmuşlar simitten adam için teşekkür ediyorlar."Biz onu adam zannettik önce, çok açtık yedik" dediler.
*Kış geldi ilk karı gördük bu sabah.Yapılan tüm kardan adamlar hükümsüzdür.
*İçimden bir ses bana "Atla trene çık yollara" diyor.Trenleri ben de severim iç ses.Hızlı trenler daha güzel, eski trenlerin de nostaljisi var tabi..
*Mesela eski bir arabaya binmişiz, eski ama sıcak; yollardayız gece vakti...Yol nereye biz oraya !
*Mesela sevgilim aramış "Seni çok özledim" diyor..Ben de seni seviyorum..
*Mesela, martılar artık simit yemez olmuş mercimek çorbası içiyorlarmış.
*Aşık olmuşuz deli gibi, sırılsıklam yağmur gibi; mesela

Ölmüşüz yatıyoruz...

Yok yok daha ölmedik !

16 Aralık 2012 Pazar

Hayat sen kaç kilosun?

Yaşıyorum
Hayat devam ediyor
Umutla söylenmiş bir söz değil
Devam ediyor işte
Nefes almaya devam ediyorum
Biraz da votka var
Sigara dumanı da dahil
Derin sessizlik
Boşlukta sallanıyor gibiyim

Bir müzik açayım bari dedim
Ben de yaşamak istiyorum, ah yaşamak

Şiir yazmayı da  beceremiyorum
Bildiğim en iyi şey nefes alıp vermek.


Şizofreni hayatıma girdiği günden beri, hayatım çok değişti..İlaçlar sayesinde hastalığım kontrol altında; nisbeten iyiyim.Ama bazen herşey bana garip ve karmaşık geliyor.Kendim bile bazen...İntihar etmeyi düşünmemiş değilim, lakin yapamıyorum; yapamam !! Gelcek bana ne getirecek, ondan da çok umutlu değilim.Umut arada bir yoklayıp gidiyor.
Uzaktan el sallıyor bana" Merhaba " merhaba diyorum hoşgeldin."Fazla kalmayacağım, seni görmek istedim.Görmem gereken başkaları da var." Güle güle diyorum hoşçakal...
Neyse müzik güzel votka içimi ısıttı.Nefes al nefes ver...
Anlamak önemlidir, "An"layabilirsen...Ölüme uzanan bir yoldayız hepimiz.

15 Aralık 2012 Cumartesi

Kendimi Sevmeye Başladım

Ağırlığım değişti, yüzüm değişti, sesim değişti; yeni kiloma yeni yüzüme, yeni sesime alışmam epey zaman aldı.Kendimi sevmeye başladım.Bu akşam kendime biraz daha alıştım.
Hayat sabır işi diyorum.Sabır işi.

"Seni sen yapan şey
Özündür unutmaÇığlık atsandaYalnız başına solma."

12 Aralık 2012 Çarşamba

Sordum kendime

Köprüleri düşün dedi, denizi düşün.Gökyüzünü düşün, maviyi kırmızıyı düşün.Aklını başında tut, çıkarken bereni tak havalar soğuk.Odanın içinde dansta edebilirsin...Kafana takma dedi, zamanla herşey yok oluyor; zamana karşı kazanan ne bir kral var ne de bir olimpiyat şampiyonu.
Zamanla dedi herşey zamanla
Zaman herşeyin ilacı mı, bilimadamları bunu da bi araştırsın dedim.
Onların işi başından aşkın dedi.
Zamanla çay da soğur kahve de, zamanla göç eder kuşlar
Aklın başında durmaz uçar, ama sen dedi
Ama sen...

Ölmek ya da ölmemek işte bütün mesele bu !

Genç okuyucularımız için neler önerirsiniz?

Öncelikle var olmaktan mutluluk duymadığımı belirtmek isterim..Hayatın tadını çıkar Onur.Eh ne kadar çıkarsa işte...Bir sigara daha yak, olmadı bi kahve daha yap; bir nefes daha al derin bir nefes al..Yazı da yazabilirsin.İyi olmak için bahane aradığını biliyorum...Hayata tutunma çabaları içinde görmek istiyoruz seni."İnsan amaçsız yaşamayaz" dedi ak sakallı bilge.
Unutma, yeni kahve yeni umut !
Hayat birkaç satırdan ibaret değil,
Hayat şarkılardan ibaret değil
Acıların toplamı değil  hayat
Hepsini topla, üstüne yağmur sonrası toprak kokusu ekle akşam vakti.

Kendine iyi bak ve hoşçakal ..

Mazeretim var

Lustral iyi geldi bana diyorum, iyi olmaya bahane arıyorum.Kahve, müzik ve renkli ışıklar...
Bazen olur yazmak istersin, içmek istersin,
An olur koşmak istersin, geçmişe ya da geleceğe doğru koşmak istersin.
Artık ayaklarım nereye götürürse diyorum
Kalk gidelim, vur sırtına beni, cennete gidelim
Eski şarkılar gibisin, uzak...
Bir zamanlar diyorum ah bir zamanlar

Neyse çoktan geçti o zamanlar
Şimdi yanımda kahvemle sigaram var.

Biz yine de koşalım Benjamin,
Cennete ya da yok olmaya doğru koşalım.
İnsanlar ikiye ayrılır,
Yola çıkanlar ve yoldan çıkanlar
Biz gözlemci olalım Benjamin.

İyi olmaya bahane arıyorum...

5 Aralık 2012 Çarşamba

Kayıp

Çocukluğumun misketi
Deli gömleğim
Gözyaşım
Kayıp çığlığım
Karanlık yollar uzanır önüme
Nefesim soğuk, ellerim soğuk
Ölesim tutar
Göresim tutar ...

4 Aralık 2012 Salı

Şaka değil gerçek
Kırmızı örümcek
Örer misin bu gece yalnız benim için
Ben de senin gibiyim
Yalnızım
Sessizim
Dokunsam utanırım
Sevinsem utanırım
Gel de örme